21 Ekim 2007

Başbakan çok üzgün...

Başbakan Üzüntülü…

Medyanın bir suçlu araması Başbakanı üzmüş… Üzülmüştür çünkü onunla aynı dili kullananlar şu an itibariyle sırra kadem basmış vaziyette…

Ne zaman bu tür hain saldırılar olsa, malum zevat, ‘mütareke basınının gülleri’ ortadan en azından ilk sıcak saatlerde kaybolur. Aradan bir süre vakit geçer, toplumun öfkesinin dindiği görülür, medyanın ‘milli takımı’ ortaya çıkar, bildik PKK ağzıyla konuşmaya başlar…

Ne Sarıkamış’ta donarak şehit olan Mehmetçikler kalır kullanmadıkları ne de K. Irak bataklığının korku filmi…

Peşmergelerin ‘ex-ante’ kahramanlık hikâyeleri, destanları dinleriz bu arkadaşlardan…

Başbakan merak etmesin, yarın bilemediniz ertesi günü, ‘mütarekeciler’ meydana çıkar, gündemde yine ‘referandum’ ve ‘yeşil liberalizmin’ nimetleri yer almaya başlar…

Başbakan korkmasın, kimse kendisinden geciken tezkereyi, sulandırılan PKK ile mücadeleyi, ‘dokunmayın PKK’ma yaklaşımının’ hesabını sormaz.

Hem ‘hafıza-i beşer nisyan ile maluldur’ hem de zaten göbeğinden dışarıya bağlananların korosu yine, pek yakında şakımaya başlar…

Bize de kala kala ‘misli ile mukabele’ beklentisi kalır…

Başbakan merak etmesin, dünürlere boş yere kurdurulmadı bu kanallar boşuna, ‘yıldız’ gazeteye ve diğer TMSF medyasına boşuna atanmadı o arkadaşlar… Bunlar yapıldı ki ‘24’ saat şakısın bu bülbüller…

Başbakan sadece fırsat buldukça kendisinin yanağına uzanan ve kendisinden makas alanları hatırlasın yeter…

Unutmasın kendisi ‘adil düzenin’ çocuğudur, yeter ki paylaşılan pastada ‘adaletsizlik’ olmasın, bazıları açıkta kalmasın. Yoksa kan uykularına kâbuslar karışır belli olmaz.